gözümüzde canlandırılan güran ailesi, devletle iş tutan, akp yanlısı, hüdapar’lı korucu aile.
gözümüzde canlandırılan güran ailesi, devletle iş tutan, akp yanlısı, hüdapar’lı korucu aile. köyde yasa dışı silahlar olduğu söyleniyor; yani daha baştan, aileyi ve köylüyü sevmememiz gerektiği haber içeriklerinden bize empoze ediliyor. tekinsiz insanlar… ayrıca bu köy öyle anlatılıyor ki, burada çoluk çocuk herkes sapık. enes köpeğe tecavüz ediyor, amca yengeyle yasak ilişki yaşıyor. yetmedi, yenge, amca, oğul grup seks yapıyor. akıl alır gibi değil… uydurdukça uyduruyorlar… yine gazeteci yalanları, bu köyde ferrari’lere, pahalı araçlara biniliyor. narin’in acılı annesi rol yapıyor. aslında üzülmüyor, ama üzülmüş gibi yapıyor. o sadece oğlu enes’i korumaya çalışıyor… böyle bir tablo çiziyor gazeteciler olayın ilk gününden itibaren. ve bu haberlere maruz kalan kamuoyu da çok net bir şekilde kararını veriyor: aile ve köy, toplu olarak narin’i katletti ve tüm delilleri yok ederek olayın üzerini örtmeye çalıştı. böyle gerçeklerden uzak bir anlatı... eksik olan en önemli şey: "neden?" sorusu. bir anne, neden evladını hunharca öldürür ve cesedinin dereye atılmasına izin verir? bir anne olarak ben de düşünüyorum. kuran kursundan evine dönen 8 yaşındaki evladını insan beş dakikada neden, hangi dürtüyle öldürebilir? hadi o yaptı diyelim, bütün köy neden bu suça iştirak eder? akıl dışı bir önermeye tüm ülkeyi ikna ettiler sonuçta. çünkü ülkemizde maalesef insanlar hala anaakım medyaya inanıyor. sosyal medya da tam bir çöplük.
Tape No:4833, 04.04.2008 tarihinde Erol MÜTERCİMLER ile Bülent A... arasındaki telefon görüşmesinde özetle; bir televizyon programından bahsettikleri ve Bülent A.nm "Yalçın KÜÇÜK'ü nasıl şeyaptın abiya" dediği, Erol MÜTERCİMLER'in "Ona bayılıyorum ya dikkat ediyomusun Yalçın KÜÇÜK bana nasıl böyle bir saygıyla sevgiyle" dediği, Bülent A.nm "Valla sana üstad falan diyor adam saygıyla komtanım diyo bişey diyo" dediği, Erol MÜTERCİMLER'in "Yalçın KÜÇÜK bu ya" "Kesinlikle öyle Mehmet Ali BİRANT dediki programda sonra Erol efendim dedim ya dedi ben anlamadım efendim dedim Allahın aşkına dedi şimdi başka bir Ergenekon var şimdi bu Ergenekon da bütün bu adamların komutanı sen misin yoksa ne oldu dedim ya dedi itaate baksana dedi adamın abi yerlere yattım abi dedim yok yanılıyosunuz ama dedim ben şimdi sana bir sır ver ecem yalnız dedim bana şeref namus sözü ver" "Bana K. T. sözü değil durdu ne demek istiyosun dedi sen dedim namus sözü ver ben sana bir sır ver ecem nedir o dedi abi dedim şimdi Yalçın KÜÇÜK hocanın falan içinde olduğu bizim bir örgütlenmemiz var şimdi bu kaladı böyle biliyomusun" "Yapmaya dedi... nedir abi dedim estergon biz dedim abi Yalçın hocayla Ergenekondan vazgeçtik biz abi Estergon peşindeyiz dedim dondu sustu böyle Allah cezanı versin senin dedi ulan bende nefesim kesildi noluyo diye bakıyorum " dediği,
Bir hafta önce Turgay C.(TC) gazeteye gelmiş, yukarıdaki kadroya yeni bir öneri getirmiş. Buna göre, yeni bir şirket kurulacak, büyük ortak Cum Vakfı olacak. Onlar küçük ortak ama, şirketin yöneticilerini küçük ortak atayacak...bugüne kadar olan alacak verecek de sıfırlanacak... Ciner bunu kabul ederseniz ben varım, etmezseniz yokum, reklamı da satış gelirini de size vereyim demiş..Temizel bu öneriyi inceledi ilk tepkisi şu oldu bunu kabul ederseniz tümüyle teslim olursunuz...'İlhan abi öyle düşünmediğini açıkça söyledi arkadaşlar bakın bu öneri çok açık ve bizi düzlüğe çıkaracak bir öneri. Gelin bunu ayrıca dikkate alın. Hemen hayır demeyin... Bakın okuyorum önerinin önemli maddesini: ortakların dörtte üçü evet demedikçe şirket yeni adım atamaz, feshedilemez vs. burada bizim de söz hakkımız olacak... Bir de bu Turgaya gözünüzü seveyim güvensizlik göstermeyin. O kardeşimizdir. Açık söyleyeyim benim içimde en ufak bir şüphe falan yok...' ben uygun bir dille bunun kabul edilmesinin zor olduğunu söyleyip şöyle dedim abi, bunlar reklam işini 2003 ağustosta aldılar, daha o ay geliri yarıya indirdiler. Sonra da aynı eğik düzlem sürdü. Bu neden? Açıklayamıyorlar. Sonra Cumhuiyeti Yeni Asır ve Takvim'le birlikte pazarlıyorlar. Bu cumhuriyete haksızlık. Son durum da bize 2 ay hiç para göndermediler. Bunu da açıklayamıyorlar. Geçen yıl temmuzda Dorint Otelde 5 kişi yemek yedik (TC, İbrahim, ben, Alev C., İlhan SELÇUK) orada üstüne basa basa, sen her ay 300 bin doları garanti ediyor musun, dedik. Evet dedi. Alev abi bunu yazılı bir protokole dökelim dedi. Ona da evlet dedi... Ama bu sözleri tutmadı...' İlhan abi bunları dinledikten sonra arkadaşlar yeniden bakalım dedi... Emre, Hikmet, Alev abiler de soğuk görüş belirtti. ben ve İbrahim de.."
özel timci polisleri Ankara’ya getirdiği için açığa alındığını, Sedat Bucak’ın kaza geçirmesi üzerine İstanbul’u telefonla aradığını ve Sedat Bucak’ın durumunu sorduğunu, Sedat Bucak’ı tanıdığını ayrıca Güneydoğuda bütün aşiret reisleriyle yakın ilişkilerinin bulunduğunu bu insanların özel harekata yardımcı olduklarını Sedat Bucak’ı sağlığını merak ettiği için aradığını, İstanbul Emniyet Müdürlüğünü de aradığını ancak Balıkesir’i aramadığını, Behcet Cantürk öldüğü zaman sevindiklerini, Behcet Cantürk’ün Özgür Gündem Gazetesinin % 30 hissedarı olduğunu, PKK’ya en büyük mali ve lojistik desteği sağladığının söylendiğini, bu operasyonu kimin yaptığını bilmediğini, Savaş Buldan’ın da PKK’ya destek verdiği kanaatinde olduğunu, Buldan’ların doğuda aşiret olarak bu örgüte yardım ettiklerini, Ömer Lütfü Topal hakkında böyle bir duyumu olmadığını, Ömer Lütfi Topal’ın öldürülmesinde para ve menfaat ilişkilerinin bulunabileceği kanaatinde olduğunu, Ömer Lütfü Topal Cinayeti ile Özel Harekatın karalanmaya çalışıldığını, Uzi silahının özel harekatta kullanıldığını, profosyonelce işlenmiş olan bu cinayette uzi silahı bırakılarak adeta bir mesaj verilmek istenildiğini, bu uzi silahın özel harekattaki silahlardan olmadığını zaten numarasının da silinmiş olduğunu,
If you liked this short article and you would like to receive more facts relating to
escort Diyarbakır kindly visit our internet site.